Bilginin Doğruluk Ölçütleri

11.02.2019 - 00:39

Bilgi felsefesi için bilginin doğru olup olmaması hep önemli bir sorun olmuştur. Bu konuda bilginin doğruluğuna nasıl karar verilebileceği de aynı şekilde bir sorundur. Bilginin doğruluk ölçütleri tarih boyunca boyunca tartışıla gelmiştir. Bugün dahi bilgi felsefesinin tartıştığını konulardan biri budur.

Bu yazıda bilginin doğruluk ölçütleri nelerdir kısaca değinmeye çalışacağız. Doğruluk ölçütleriyle ilgili farklı görüşlere yer vererek en çok savunulan tezleri kısaca açıklayacağız.

bilginin dğruluk ölçütleri

Bilginin doğruluk ölçütleriyle ilgili çok temel beş tez bulunmaktadır:

  1. Uygunluk
  2. Tutarlılık
  3. Tümel Uzlaşı
  4. Apaçıklık
  5. Yararlılık

Şimdi bunları tek tek ele alalım.

Bilginin Doğruluk Ölçütleri Nelerdir (Kısaca)

Uygunluk: Düşünce ile nesnenin birbirine uygun olmasıdır. Bir düşünce ile düşünceye konu olan nesne arasında doğruda ilişki kurmak gerekir. Örneğin bu ağaçta 20 tane kuş vardır önermesi ağaçtaki kuşlara sayarak test edilebilir. Eğer önerme fiziksel dünyadaki karşılığa uygunsa doğru bir bilgidir. Bu düşüncenin temeli doğa bilgini Aristoteles'e dayanmaktadır. Uygunluk için doğanın gözlemlenmesi ve önermenin doğayla karşılaştırılması çok önemlidir.

Tutarlılık: Bilginin doğruluk ölçütü olarak tutarlılık temel unsur kabul edildiği zaman elde edilen bilginin eski bilgilerle karşılaştırılması gerekir. Kısacası yeni bir bilginin eski bilgilerle uyuşması tutarlılıktır. Bir insanın hava çok sıcak ama üşüyorum demesi doğru bilgi vermediği anlamına gelir. Çünkü insanlar sıcakta üşümez, aksine terler. Bu da verilen bilginin eldeki bilgilerle uyuşmadığını yani tutarsız olduğunu gösterir.

Tümel Uzlaşım: Bu yaklaşıma göre bir önerme ne kadar taraftar toplarsa o kadar doğru olur. Çünkü gerçekler yaşanılan toplumdan bağımsız değildir. Bir toplumun doğrularını da o toplumun bireyleri oluşturur. Buna göre bir bilginin doğru olup olmadığını ele almak için ona tümel yaklaşmak gerekir. Yani toplumun gelenek, görenek ve anlayışına uygunluğuna bakmak gerekir.

Örneğin spor iyi bir uğraştır önermesi için sporun fayda ve zararlarına bakmaktan çok toplumun spora verdiği değere bakmak gerekir. Eğer toplumun geneli aynı kanaatteyse bu bilgi doğru kabul edilebilir.

Apaçıklık: Bilginin doğru olabilmesi için açık ve görünür olması gerekir. Bulanık, çelişkiye izin verebilecek ve tam belli olmayan önermeler doğru bilgi olamaz. Doğru bilgi aynı zamanda açık seçik bilgidir.

Yararlılık: Bu yaklaşıma göre bilginin doğru olup olmadığını belirlemenin ana ölçütü sağladığı yarardır. Bu görüşü tarih boyunca pragmatistler (faydacılar) savunmuşlardır. Faydacılara göre bir bilgi fayda sağlıyorsa doğru, fayda sağlamıyorsa yanlıştır.

Bilginin Doğruluk Ölçütleriyle İlgili Sorular

Felsefenin bu konusuyla ilgili son yıllarda birkaç kez üniversite sınavlarında soru gelmiştir. Bu sorular bilginin doğruluk ölçütleri konusundaki farklı görüşler ile ilgili sorulmuştur. Konuyu biraz olsun öğrendiyseniz sizin için aşağıdaki örnek soruyu paylaşalım:

Soru: Perilere neden inanıyorsun diyorlar benim için. Perinin var olup olmadığından bağımsız olarak çevremdeki herkes kabul ediyor. O zaman ben de kabul ederim ve bu benim için doğru bir bilgi olur.

Yukarıdaki metinde düşüncelerini ifade eden kişi bilginin doğruluk ölçütü olarak hangi yaklaşımı kabul ediyordur?

A) Tutarlılık

B) Uygunluk

C) Tümel uzlaşım

D) Yararlılık

E) Apaçıklık


Çözüm: Metinde düşüncelerini ifade eden kişi bir bilginin doğru olmasını başka insanların düşüncelerine göre değerlendirmektedir. Çoğunluk esas alındığı için buradaki yaklaşım tümel uzlaşımdır. Bu nedenle doğru yanıt C seçeneği olur.


Etiketler:
  • felsefe    
  • Yorumlar
    Yorum Yap