Karbonhidratlar

24.12.2016 - 18:02

Karbonhidratlar başlıca karbon (C), hidrojen (H) ve oksijen (O) içeren organik bileşiklerdir. Canlıların temel bileşenleri arasında yer alan karbonhidratların genel formülü (CH2O)n şeklindedir. Formüldeki n karbonhidratın türüne göre çok farklı değerler alabilir.

Genelde her bir karbon atomu bir hidrojen ve bir hidroksil (OH) grubuna bağlı olarak bulunmaktadır. Bitkisel ve hayvansal kaynaklı, doğada yaygın olarak bulunabilen karbonhidratlar biyolojik moleküllerin önemli bir grubunu oluşturur.

Karbonhidratların Görevi

Karbonhidratların canlılık açısından önemli görevleri vardır. Karbonhidratların temel işlevleri şöyledir:

  • Enerji depolanması ve aktarımı
  • Genetik bilgi taşıyan DNA ve RNA’nın yapısına katılma
  • Canlıların önemli yapısal bileşenlerinden biri olma

Karbonhidratlar taşıdıkları basit şeker birimlerinin sayısına göre; monosakkaritler (tek şekerliler), disakkaritler (çift şekerliller) ve polisakkaritler (çok şekerliler) olmak üzere üçe ayrılır. Burada disakkaritler ve polisakkaritler farklı sayıda monosakkaritin polimerleşmesiyle meydana gelen kompleks bileşiklerdir.

Karbonhidratlar canlılarda birinci dereceden enerji verici bileşiklerdir. Bir gram karbonhidrat 4,2 kalori enerji verir. İnsanlar da besinlerle alınan enerjinin büyük bir bölümünü karbonhidratlardan sağlar. Zengin toplumlarda karbonhidrat enerji ihtiyacının yarısından azını karşılarken fakir toplumlarda bu oran %80’e ulaşmaktadır. Bu farklılık temelde zengin toplumlarda yağ ve protein tüketimindeki artmaya karşılık; fakir toplumlarda bu besinlerin daha az tüketilmesinden kaynaklanır. Karbonhidrat yağ ve protein enerji verici besinlerdir.

Karbonhidrat Metabolizması

Genel olarak karbonhidratlar hem yapısal hem de metabolik rol oynadıkları hayvan ve bitkilerin dokularında yaygın olarak bulunur. Bitkilerde glikoz; CO2 ve H2O kullanılarak fotosentezde sentezlenir. Daha sonra nişasta olarak depolanabilir ya da selüloza çevrilerek bitki yapısında kullanılabilir. Hayvan ve insanlar ise karbonhidratların bazılarını yağ ve proteinlerden sentezleyebilseler de büyük çoğunu bitkilerden karşılarlar.

İnsanlarda besinlerle vücuda alınan karbonhidratlardan monosakkaritler dışındakiler kan dolaşımına doğrudan katılamaz. Bu disakkarit ve polisakkaritler kısmen tükürük ve daha çok pankreas ile ince bağırsak salgıları içindeki enzimlerle monosakkaritlere parçalanıp daha sonra emilerek kan dolaşımına katılırlar. İnce bağırsaktan en hızlı galaktoz emilirken onu glikoz izler ve en yavaş früktoz emilir. Emilen bu karbonhidratlar kan yoluyla karaciğere taşınır. Glikozun diğer monosakkaritlere dönüşümü, galaktoz ve früktoz metabolizmaları, glikojen oluşumu ve depolanması karaciğerde gerçekleştirilen önemli işlemlerdir. Karaciğerde gerekli metabolik işlemlere uğradıktan sonra bu karbonhidratlar özellikle de glikoz genel dolaşıma verilerek tüm vücut hücrelerine ulaşması sağlanır.

İnsan vücudunda karbonhidratların fazlası karaciğer ve kaslarda glikojen olarak depolanır. Genel olarak erişkin bir insanda 225 gr kadar depo glikojen bulunur.

Birbirinin aynı veya benzeri yapı taşlarının kovalent bağlarla bağlanarak oluşturdukları büyük moleküllere polimer; bu moleküllerin yapıtaşı olan küçük moleküllere monomer denir. Monosakkaritler monomerdir.


Etiketler:
  • biyoloji    
  • Yorumlar
    Yorum Yap