Etik Egoizm Nedir?

02.11.2016 - 14:59

Etik egoizm herkesin kendi çıkarlarını takip etmesi gerektiğini öne süren bir bakıştır. Buna göre kimsenin başkalarının çıkarlarına fayda sağlama zorunluluğu yoktur. Bu yüzden etik egoizm normatif veya kuralcı bir teoridir. Bu açıdan sosyal egozimden oldukça farklıdır. Çünkü bütün eylemleri kişisel temele indirgemeyi öngörmektedir. Sosyal egoizm ise insanın doğasını sosyal bir varlık olarak ele alan yaklaşımdır.

etik egoizm

Etik Egoizmi Destekleyen Görüşler

Etik egoizmi destekleyen ilk görüş şudur: Eğer kendini düşünürsen, eylemlerin en iyi şekilde topluma fayda sağlar.

Bu görüş Bernard Mandeville (1670-1733) tarafından Arıların Masalı adlı eserinde ortaya konmuştur. Aynı zamanda ekonominin babası sayılan Adam Smith (1723-1790), Milletlerin Zenginliği adlı eserinde yine bu görüş savunulmuştur. Smith, kişinin kendi faydası için giriştiği bir eylemi görünmez bir elin toplum faydasına çevireceğini savundu.

Bu görüşün temelinde şu düşünce vardır. İnsan en iyi performansını kendi çıkarları için sarf eder. Bu nedenle insanın en verimli olduğu saha kendisini düşündüğü sahadır. Bu sahada başarılı bir iş ortaya koyması daha olasıdır. Bu da topluma yararlı olmak demektir.

Bu görüşle ilgili temel eleştiri ise bu görüşün etik egoizme katkı yapmamasıdır. Yani herkesin kendisini düşündüğünde toplum gerçekten iyiye ulaşmıyorsa bu etik egoizmin topluma katkı yaptığını da söyleyemeyiz. Toplum içinde bir varlık olarak kendi çıkarını önemsemek topluma katkı sağlayabilir. Ancak kendi çıkarını tek gerçek olarak görmek topluma zarar verir.

Bu görüşe diğer bir karşılık da oyun teorisi içerisinde yer alan mahkum ikileminden gelmektedir. Teori ikilemi şöyle açıklamaktadır: Siz yani A kişisi, B ile birlikte çapraz sorguya alınıyorsunuz. İtiraf etme durumunuzda cezalarınız ise şöyle olacaktır:

  • A itiraf eder B etmezse, A 6 ay, B ise 10 yıl hapis alacaktır.
  • B itiraf eder A etmezse, B 6 ay, A ise 10 yıl hapis alacaktır.
  • İki taraf da itiraf ederse A ve B 5'er yıl hapis alacaktır.
  • İki taraf da itiraf etmezse iki taraf da 2 yıl hapis alacaktır.

Tarafların sorguda diğerinin verdiği cevaptan haberi yoktur. Bu durumda siz yani A, nasıl karar vermelisiniz?

Problemin mantıklı çözümünde A kişisi B'den bağımsız olarak itiraf etmelidir. Çünkü B de itiraf ederse 5 sene, B itiraf etmezse 6 ay gibi hafif bir ceza alacaktır. Asla 10 sene gibi bir risk taşımayacaktır. Ahlaki egoizme göre davranırsa iki taraf da, yani A ve B itiraf ederse eğer bu durumda 5 yıllık bir ceza alınacaktır. Ancak seçeneklerde iki tarafın da birbirini düşünüp itiraf etmeme ihtimali de mevcuttur. Eğer iki taraf da bencillik yapmayıp itiraf etmezlerse 2 yıllık bir cezayla toplam 4 yıl hapis alınacaktır. Seçenekler arasında toplam cezanın en az olduğu durum da budur.

Burada anlatılmak istenen kişisel çıkarların matematiksel olarak da her zaman en iyiyi üretmediğidir.

Etik egoizmi destekleyen diğer bir görüş ise toplum yararı için bir kişinin çıkarlarının feda edilemeyeceğidir.

Bu görüş hukukta da geçerli bir görüştür. Çağdaş hukuk düzeninde toplum refahı için bir kişinin temel hakkından vazgeçilemez. Örneğin masum bir kişinin ölmesi bütün toplumu refaha kavuşturacaksa dahi böyle bir yola başvurulamaz.

Bu görüşün karşısında şöyle bir görüş vardır; Genellikle toplumun çıkarları ile kişinin çıkarları paralel olmaktadır. Yani toplumun çıkarı ile bireyin çıkarı sürekli çatışma halinde değildir.

Etik Egoizme Karşı Görüşler

Açıkça söylemek gerekirse etik egoizm ahlak felsefesi açısından çok gözde bir görüş değildir. Bunun nedeni var olan temel ortak kabulleri reddetmesidir. Bunun sonucu olarak etik egoizme karşı görüşler, destekleyen görüşlere göre daha kuvvetlidir.

Etik egoizm, kişisel çıkarların çatışmasıyla ilgili bir çözüm üretmez. Üstelik çoğu ahlâki ikilem bu tür durumlarda ortaya çıkar. Çatışmada olan iki taraf da kendi çıkarlarını öncelediklerinde çatışma sona ermeyecektir.

Ayrıca etik egoizm tarafsızlık ilkesini de ihlal eder. İnsanlar arasında ırk ve renk ayrımı yapmamak çoğu ahlâki öğretide esastır. Ancak bu tarafsızlık kendimizi ve diğer insanları değerlendirirken de var olmalıdır. Bizim diğer insanlardan bir farkımız yok. Fakat her zaman kendi gerçeklerimizi ön plana çıkarırsak tarafsızlığımızı yitiririz.

Dinler ve diğer bütün ahlâki öğretilere göre bize yapılmasını istemediğimiz şeyleri başkalarına da yapmamalıyız. Bu da birçok durumda kendi çıkarından vazgeçme sonucuyla bizi karşı karşıya getirecektir.


Etiketler:
  • felsefe    
  • Yorumlar
    Yorum Yap